16 Nisan 2016 Cumartesi

Sevdakâr ÇELİK *yazısı* LİMON Mizah Dergisi ve 29 Yıl Önce Yazılan Bir Mektubun Kupürü


Yayın Kurulu’nda Can BARSLAN, Gani MÜJDE, Alptamer ULUKILIÇ ve Şükrü YAVUZ’un; Sorumlu Yayın Müdürlüğünde Tuncay AKGÜN’ün bulunduğu LİMON mizah dergisi, 1986 yılında yayın hayatına başladı. Güneş Gazetesi bünyesinde kurulan dergi, “Haftalık Hastalığınız” sloganıyla çıkmaktaydı. Gırgır'dan ayrılan bir grup mizahçıyla yayına başladı.
Dönemin sosyal, ekonomik, politik gelişmelerini irdeleyen bir kimliğe sahipti Limon. –ki, o dönemde, gündem belirleyecek denli etkiliydi mizah dergileri. Limon da bunlardan biri oldu. Dergi, sağlam duruşuna paralel olarak sadık bir okuyucu kitlesi de edindi.
Kısa sayılabilecek bir sürede mizah severlerin ilgi ve dikkatini çekti, benimsendi. Belli oluyordu ki, “dergi politikasını belirleyen akıl” tutarlı bir hedef belirlemişti. Bu anlayışa dayalı olarak, okuyucusunu edilgen bir konumda tutmadı. Tıpkı Oğuz ARAL Gırgır’ında olduğu gibi, okuyucuyu Limon ailesi içine kattı. Bunu hisseden okuyucu da dergiye destek verdi, tutunup yaygınlaşmasını sağladı.
Okuyucu Sayfası’na; Samsun’dan yazan karikatürist Murat İlhan’ın mektubu, LİMON’un duruşunu anlatan bir özet niteliğindedir:
“Cesur oluşunuz başınıza bir iş açar diye korkuyorum. Temennim, Limon ile aksakallı bir dede olana kadar yaşamak.” (28.08.1986_sayı:25)
(Yayın yaşamını 1990’ların ortalarına dek
sürdüren Limon kapanınca;
ardırdan aynı kadroyla LeMan çıktı....
 Sonra Penguen ve Uykusuz dergileri... )
**
Demek ki hâlâ o eski dergilerin arşivini tutan birileri var ki, sevgili kardeşim Taşkın’dan ulaşan -11.04.2016 tarihli- bir ileti, sürpriz oldu ve bizi yeniden LİMON’lu günlere götürdü.
Bir görselin de yer aldığı iletisinde, kardeşim; “Günaydın Abi, Arkadaşım Evren dergide rastlayınca bana göndermiş. İletiyorum.” diyordu.
Limon’un 1. yaş günü(1987)  nedeniyle –yani 29 yıl önce- yazdığım mektubun kupürüydü bana iletilen.
Bazen bir ses, koku; bazen bir söz, renk ve bazen de işte böylesine bir dergi*gazete kupürü çok şeyler anımsatabiliyor insana.
LİMON, -yazının başlarında kısaca değindiğim konular dışında- bir başka şeyi daha çağrıştırmaktadır bana:
Derginin, 28 Ağustos 1986 tarihli 25. sayısında; “SAÇLARINI DA YAN TARAMIŞ” adlı bir mizah öyküm yayımlanmıştı.
Bu öyküde geçen, “Kardeşime bak, saçlarını da yan taramış” sözü –o yıllarda görev yaptığım kentte, örneğin- bir anda, esprili bir slogan olarak benimsendi. Sözün yaygınlaşmasında Limon’un ve dolayısıyla o günkü mizah dergilerinin gündem belirleyen gücünü görüyorduk. Arkadaş sohbetlerinde ya da birilerini ti’ye almak için yaygın biçimde kullanılmaya başlayan bu söz, bir dergide, o günün bir siyasi şahsiyetinin eleştirildiği makalenin de başlığına oturdu. Yetmedi, mizah yeteneğiyle tanınan bir öğrencimin kamyonlarının karoserinde “kamyon arka yazısı” da oldu.
Sevdakâr ÇELİK
14 Nisan 2016

Hiç yorum yok: